Eğitim-Sen Gebze Şubesi tarafından bugün bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün bahçesinde gerçekleştirilen basın açıklamasına CHP Kocaeli İl Başkan Yardımcısı Hakan Altıparmak, Gebze ilçe başkanı Gökhan Orhan, ilçe kadın kolları başkanı Yaşa Erdoğan, Darıca ilçe başkanı Gökhan Aktaş, Çayırova ilçe başkanı Cihan Soyluçiçek, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 2Nolu Şube Başkanı Necmettin Aydın, EYT Gebze Şube Başkanı Nuh Erdoğan Erdoğan, Petrol-İş Sendikası Gebze Şube Sekreteri Şivan Kırmızıçiçek, ADD Gebze Şube Başkanı Nilgün Aydın, ÇYDD Gebze Şube Başkanı Nurcan Çınar ile sendikaya üye çok sayıda öğretmen katıldı.
MEB HAZIRLIK YAPMADI
Basın açıklamasını Eğitim-Sen Gebze Şubesi Başkanı Eylem Bahadır yaparak, “2020-2021 eğitim öğretim yılı, 21 Eylül 2020 tarihinde yoğun tartışmalar arasında başladı. Ne yüz yüze eğitime nede uzaktan eğitime tam anlamıyla hazırlık yapmayan MEB yaşanan sorunlara çözüm üretememektedir. Salgın en çok da yoksullar ve dezavantajlı gruplar için yaşamı olabildiğince zorlaştırmaktadır. Okulların açılması için salgınla tam anlamıyla mücadele edilmeli, alınması gereken tüm önlemler eksiksiz alınmalı ve öğrenciler okulları ile buluşmalıdır. Okul öğrencinin yüzünün güldüğü, oyun oynadığı, bu karanlık günlerde yalnız olmadığını hissettiği, içerisinde kendini güvende hissettiği sığınağıdır.
EBA’DA SIKINTI DEVAM EDİYOR
Okul öğrencinin dayanışmayı, yardımlaşmayı, paylaşmayı öğrendiği ve salgını birlikte aşabileceğimize olan inancını artıran evidir. Bu anlamda okulları güvenli ve tüm önlemler alınmış şekilde açmak ortak sorumluluğumuzdur. Eğitim gündemi yoğunluğunu korumaya devam ediyor. Salgın koşullarında eğitimin nasıl olacağından tutun da eğitim ve bilim emekçilerinin hakları açısından çok sayıda tartışma başlığı gündemde yerini koruyor. Salgınla beraber kamusal yaşamın ve kamusal hizmetlerin her gün yeniden tanımlandığı ve yapılandığı bir süreci birlikte yaşıyoruz. EBA ve diğer platformlardan yapılan canlı ders uygulamalarında yaşanan sıkıntılar devam etmektedir.
SESSİZ KALMAYACAĞIZ
Öğretmenler açısından canlı ders için yapılan hazırlıklar ve bunun için gerekli süre; ders içeriklerinin hazırlanması ve uzaktan eğitimin telefon ve whatsApp gibi uygulamalarla kesintisiz tüm gün boyunca (akşam dâhil) devam etmesi çok ciddi bir iş yükü oluşturmaktadır. MEB, öğretmenlerin hakları olduğunu, sendikaları Eğitim-Sen'in de bu hakları her koşulda savunacağını ve emek sömürüsüne sessiz kalmayacağını unutmamalıdır. Acilen ek derslerle ilgili sorun çözülmeli, öğretmenlerin ek dersleri ile ilgili tartışmanın sonlanması için MEB'in açıklayıcı bir yazıyı illere mutlaka göndermesi gerekmektedir. Öğretmenlerin emeklerinden tasa uf yapılmasını kabul etmemiz mümkün değildir.
EBA’YA GİRİŞ YAPILAMADI
Yeni eğitim öğretim yılına öğrencilerin çok büyük bir çoğunluğu uzaktan eğitimle başladı. Mart ayından bu yana geçen süre içinde, uzaktan eğitimde yaşanan temel sorunlara çözüm üretilmemiş, EBA'nın teknik altyapısı güçlendirilmemiş, uzaktan eğitime erişim sorunu çözülmemiştir. 22 Eylül 2020 sabah saatlerinden itibaren EBA'ya giriş yapılamamış, okul yöneticileri öğretmenleri farklı programları kullanmaya yönlendirmiştir. Uzaktan eğitim başladığında EBA'ya giriş problemi yaşanacağı bilinen bir durumdu. EBA'da yaşanan yoğunluk beklenmedik bir durum veya anlık bir sorun değildir.
MEB ÇÖZÜM ÜRETMELİ
Öğrenci sayıları ve ders programları dikkate alındığında bu yoğunluğun yaşanacağını öngörmek zor değildir. MEB'in bu duruma dair bir önlem almamasına rağmen, özel okullarda uzaktan eğitimin devam ediyor olması oldukça manidardır. MEB hızla soruna müdahale etmeli ve çözüm üretmelidir. Eğitim-Sen bir an önce yüz yüze eğitimin başlaması gerektiğini düşünmektedir. Okulların kapalı kaldığı süre uzadıkça öğrencilerin eğitimin dışına çıkma oranı artmaktadır. Okula yeni başlayan öğrencilerin, okuma yazma, öz bakım gibi temel becerileri edinmeleri için de yüz yüze eğitimin bir an önce başlaması gerektiğinin altının çizilmesi gerekmektedir.
GEREKLİ ÖNLEMLER ALINMALI
Ayrıca okul, öğrencilerin istismar ve şiddetten korunması için en önemli kamusal denetim araçlarından biridir. Öğrencilerin üstün yararı, eğitim hakkı ve öğrencilerle birlikte eğitim ve bilim emekçilerinin sağlığı arasındaki denge ve ilişkiyi çok dikkatli oluşturmak gerekmektedir. Eğitim hakkı ve sağlık hakkını birini diğerinin önüne geçirerek değil birlikte değerlendirmek gerekir. Gerekli önlemler alınarak, aşamalı ve seyreltilmiş şekilde okulların açılmasını hedeflemek gerekmektedir. Ancak, MEB'in ve siyasi iktidarın bu konuda yeterli hazırlık içerisinde olmadığını, doğru ve geçerli bir stratejiye sahip olmadığını bir kez daha belirtelim.
ACİL BİR ZORUNLULUKTUR
Ekonomik kriz etkisini attırmaya devam Sürekli yükselen döviz kurları artırmakta, alım gücümüz her gün düşmektedir. Açıklanan enflasyon oranları ve basın yoksullaşmanın üzeri örtülmeye çalışılsa da yaşamın yalın gerçekliği ekonomik kayıplarımızı ortaya koymaktadır. Uyuşmazlıkla sonuçlanan 2019 yılı toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda oluşan Kamu Hakem Heyeti kararlarında normal koşullar esas alınmıştır. Normal koşullara göre dahi kamu emekçileri açısından oldukça eksik olan bu kararların revize edilmesi zorunluluktur. Toplu sözleşmenin yenilenmesi acil bir zorunluluktur.
HER OKULA SAĞLIK GÖREVLİSİ
Milli Eğitim Bakanlığına sesleniyoruz salgının sürecin ayrıntılı ve çok yönlü izlenmesi gerektiği açıktır. Bu gereksinimin karşılaması, eksikliklerin ve sorunların hızlı tespiti ve geçerli, uygulanabilir çözümlerin anlık olarak üretilebilmesi için mutlaka merkezi' il ve ilçe düzeylerinde ‘eğitim izleme kurulları’ oluşturulmalıdır. Salgın koşullarında eğitimin sürdürebilmesi için özellikle eğitime ek bütçe ayrılması ve ek atamalar yapılmalıdır. Okulların salgın koşullarında yüz yüze eğitime aşamalı olarak dahi geçebilmesi için mutlaka ek personel istihdamına ihtiyaç vardır. Her okula bir sağlık görevlisi, ek temizlik görevlileri mutlaka atanması sağlanmalıdır.
BELİRSİZLİK SÜRÜYOR
Yüz yüze eğitime aşamalı ve seyreltilmiş şekilde geçilme hazırlığı yapıldığı ve uzaktan eğitimin yoğun şekilde yapıldığı bir dönemde öğretmenlere ayrıca görevler verilmemeli, uzmanlık alanları dışında görevlendirmeler yapılmamalıdır. Öğrencilerimizin nitelikli eğitim hakkı öğretmenlerin haklarının güçlendirilmesi ile mümkün. MEB, öğretmenlerin mali haklarını sınırlayan ek ders yazısını hemen geri çekmelidir. 21 Eylül tarihinden sonra Öğretmenlere haftalık ders dağıtımının nasıl yapılacağı konusundaki belirsizlik sürüyor bu konu acilen açıklığa kavuşturulmalı.
EĞİTİMDE EŞİTLİK ESASTIR
Öğretmenlerin iki ayrı platformdan canlı ders yapılması uygulaması sonlandırılmalıdır. Tek bir platformdan canlı ders yapılmalıdır. Öğretmenlere sağlanan ücretsiz internetin sadece EBA Canlı Derste kullanılabilmesi, diğer platformlarda yapılan derslerde öğretmenlerin kendi internet paketlerini kullanmaları kamu hizmetinin finansmanı açısından sorunlu bir durum oluşturmaktadır. Eğitimde eşitlik esastır. Öğrencilerin uzaktan eğitime erişimi MEB açısından çözülmesi gereken temel bir meseledir. Bu sorun çözülmeden diğer sorunlara çözüm üretmeye çalışmak gerçekçi değildir. Uzaktan eğitime hazırlık öğretmenlerin ciddi zaman ve emek harcadığı işlere dönüşmüş durumdadır.
ÖDEMESİ YAPILMALI
Öğretmenlere ödenen derse hazırlık ücreti uzaktan eğitimde artırımlı şekilde ödenmelidir. EBA dışındaki canlı ders platformlarına kullanıcıların kendi sosyal medya hesaplarından girişin yaratacağı güvenlik sorununun ortadan kaldırılması ve uygulama birliği sağlanması için okulların lisanslı bir program alması ve öğretmenlerinde onu kullanması en makul çözüm olacaktır. Uzaktan eğitimde yaşanan teknik sorunların çözümü ve destek gereksinimi olan öğretmenlere bu hizmetin verilmesi için MEB bünyesinde uzaktan eğitim merkezi açılmalı ve bu merkez 7/24 hizmet vermelidir. Telafi döneminde yapılan tüm derslere karşılık olarak ek ders ücreti ödemesi yapılmalıdır.
İKTİDARI UYARIYORUZ
LGS bu sene uygulanmamalı, Öğrencileri sınavsız liselere yerleştirilmelidir. Bunun sancısız ve sorunsuz olabilmesi içinde Okullar arasındaki olanak eşitsizliklerinin giderilmesini şimdiden başlanmalıdır. Buradan iktidarı uyarıyoruz covid-19 krizi bize şunu öğretti. En temelde çalışan sıradan bir kaynaktan daha fazlası olduğunu; Doktorlar, Eczacılar öğretmenler, Kargo çalışanları, kasiyerler tüm emekçiler, tüm İnsanlar bu yaşamın etmesini sağladılar. İktidarın plansızlığına rağmen hayat onlar sayesinde döndü. Kendimizi basite almıyoruz. 30 milyonluk bir öğrenci-veli etki alanımız var. Koçamam bir toplumsal fayda üretiyoruz ve iktidarı uyarıyoruz” dedi.
Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.