Çocuktan ayrı düşünülemeyen oyun kavramı, çeşitli çalışmalara konu olmuş ve birçok araştırmacı tarafından farklı şekillerde ele alınmış̧ ve tanımlanmıştır.
Çocuğun en temel işi olarak görülen oyun, kendiliğinden ortaya çıkan bir eylemdir.
Tabi bu eylemin icrasında çocuğun; zihinsel, dil, sosyal, duygusal, motor gelişim ve özbakım becerileri olmak üzere tüm gelişim alanlarının etkilendiğini de bilmek gerekir. Türkiye’de dışarı oyun alanları ile ilgili çalışmaların 1970'li yıllardan itibaren günümüze dek yoğunlaştığını, hatta bu alanların genellikle peyzaj mimarları tarafından yapıldığını ve hızla arttığını görmekteyiz.
Her kentte olduğu gibi bizim kentimizin de mahalle aralarına, sokaklarına, aslında uygun görülen her yerine parklar yapılmakta. Kimisi yalnızca çocuğa hitap ediyor kimisi de hem çocuğun hem de yetişkinin kullanımını kapsıyor. Yalnızca eğlence amaçlı düşünülen ve buna göre tasarlanan oyun alanlarının sadece eğlence amaçlı değil, aynı zamanda onların bilişsel ve duygusal becerilerinin gelişime de önemli bir etken olduğunu unutmamak gerekir. Her yaştan kesimin kendine bir alan bulabildiği alanlardan tutun da, yalnızca çocukların beğenisine sunulan parklarda unutulan, atlanılan pek çok şey var.
Bunlardan biri de kum.
Ya da daha modern adıyla kum havuzu.
Kum, toprak ve çamur gibi doğal malzemeler eski çağlardan beridir oyunlarda ve oyuncak yapımında kullanılmaktadır.
Türkiye’de yapılan çalışmalarda kum, oyun alanları düzenlenirken kullanılması gereken bir malzeme olarak bahsedilirken, dünyadaki çalışmalar kumun eğitici ve tedavi edici boyutu üzerinde durmaktadır. Yapılan bir başka çalışmada ise çocukların oyun materyallerinde kullanılmasının yanı sıra dışarı oyun alanlarında yer alan kumdan ve kum havuzlarından oldukça hoşlandıkları saptanmıştır.
Araştırma kapsamında incelenen eserlerden biri olan Kumlarda Çocuk Oyunları’nda kitabın yazarı Hans Dragehjelm kumu, her şeyden önce eğlendirici, çocuğu kendine çeken ve onda oynama arzusu uyandıran keyifli bir oyuncak olarak nitelendirilmiştir. Öyle ki herhangi bir şekildeki oyuncak çocuğu mutlu edebilirken, kum herhangi bir oyuncaktan farklı olarak değişik şekillere de sokulabilmektedir. Kum oyun alanları çocuklara hem bireysel hem de başka çocuklarla oynama fırsatı verir. Dolayısı ile çocuk hem kendi kendine bireysel oyunlar oynayarak becerilerini hem de diğer çocuklarla birlikte oynayarak yardımlaşma gibi sosyal becerilerini geliştirir. Dezavantajlı bölgelerde yaşayan, çocukların iyi bir kum havuzunda daha sevimli ve daha terbiyeli olduğu gözlenmiştir.
Kum ile oynayan çocuk, eserini oluşturabilmek için dikkatini toplamak ve konsantre olmak zorundadır. Dolayısı ile çocuk öncelikle bu becerilerini geliştirir; bununla beraber kumla oynarken yaptıkları eserleri bozup tekrar üzerinde çalışmaya başladıklarında farkında olmadan sabretme ve bir işi başarı ile sonuçlandırma becerilerini de geliştirmekte, dolayısı ile olumlu davranışlar öğrenebilmektedirler.
Betonlaşmanın bir sonucu olarak her birimizin ruhuna ve kanına işlemiş olan AVM’ler çocukların parklardaki betonların altına saklanmış kumla buluşamamalarına çözüm olarak fahiş fiyatlara saatlik dilimlerle çocukları kumla buluşturur olmuş ve bunun adına da oyun alanı diyor olmuşlar. Sahi dışarıda bunun için imkanımız varken parklarımızı betonlaştırıp, AVM içerisinde dört duvarın arasında çocuğa zaman geçirtmek neden?
Şimdi diyeceksiniz ki gökten inmiyor kum, çocuklar AVM’de faaliyet yaparken para verdiği gibi parkların yapım aşamasında olanlar da bu kumlardan sorumlu olacak.
Elbette bu fikirin manevi olduğu kadar bir de maddi boyutu var, bunu inkar etmiyorum.
Ancak bir projeye başlarken ya da bu projenin daha henüz çizim aşamasında neden ilk sığındığımız bir beton dökelim üzerine 1 veya 2 tane oyun oynacak materyal koyalım oluyor?
Neden parklarımız eskisi gibi kumdan olmuyor, neden parklarda darbeyi ve zararı en aza indirgemek için kum koyulması yerine betonun üzerine yumuşatması için başka malzemeler koyulup tekrardan daha da maliyet arttırılıyor?
Parklar neden günümüz coğrafyasında, yalnızca zaman geçirmek veya geçirilmesini sağlama amacı güderek kimi zaman göz zevkinden de uzak derecede çirkin yapılıyor?
Her anı ve her saniyesi öğrenme ve tanıma üzerine kurulu olan çocuklar neden kaydıraktan kaymakla ve salıncakta sallanmakla sınırlandırılıyor?
Çevremizdeki betonları çocukların oyununu da dökmek nedendir?
“Çocukları eğlendiren ve hatta kuşların bile midelerinde bulunan kumlardan daha iyi bir oyuncak bilmiyorum” - Hans Dragehjelm
Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)Abdullah Kılıç - Güzel yazı. Teşekkürler
Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.