Bu hafta sizlere Cemil Meriç'in sözleri ile merhaba deyip yine Cemil Meriç'in sözleri ile bitirmek istiyorum.
Cemil Meriç derki;
"Aydınların aydınlatamadığı toplumları, soytarılar aydınlatır."
Diyojen elinde fener ile geceleri sokağa çıkar ve adam arıyorum adam diyerek dolaşırmış.
Şimdi sokakta elinde fener ile adam arıyorum adam diyen birini görsek herhalde 112'yi ararız.
Günümüzde kalem ve kelam sahibi olan kişiler ya da topluluklar bu milletin derdine ne kadar derman olabildiler. Ya da ne kadar doğruları yazıp, konuşabildiler.
Maalesef haksızlık karşısında susan toplulukların işinde, dinin de, tüccarlığında veya siyasetinde fikirsizlerin alkışladığı toplulukları oluşturanlar ülkemizi ve bizleri yönetmeye talip olduklarında bizim konuşmaya ya da sitem etmeye ne kadar hakkımız var.
Niçin her gördüğümüz siyasilere padişahım sen çok yaşa diyoruz.
Niçin tek taraflı bakarak, siyasi partilerimizin her dediğini doğru kabul ediyoruz.
Niçin peşinde gittiğimiz partilerin genel başkanları ile aynı düşünmek mecburiyetinde kalıyoruz.
Niçin siyasilerimizi en doğru konuşan olarak görüyoruz.
Niçin büyüklerimiz en doğrusunu bilir diyoruz.
Niçin büyüklerimizin yanlışları bizim doğrularımızdır diyoruz.
Niçin itaat et rahat et diyoruz.
Niçin kendimize şu soruyu sormuyoruz! "SENİN AKLIN VE FİKRİN YOKMU?"
Büyüklerimizin yanlışları bizim doğrularımızdır diyenleri alkışlayanlar, onlarla yol yürüyenler, bu ülkenin nasıl aydınları olacaklar.
Nasıl haksızlık karşısında konuşacaklar ve yazacaklar.
Her iki kelimede bir gençliği ağzına alan siyasi partilerin genel başkanlarına sormak istiyorum.
Alparslan 1071 yılında Anadolu'yu vatan verdi. Fatih Sultan Mehmet Han 1453 yılında İstanbul'u verdi.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk 1923 yılında cumhuriyet'i ve muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kan da mevcuttur diyerek bu gençliğe özgüven ve umut verdi.
PEKİ SİZLER NE VERDİNİZ?
Bugün sokakta gençlere yurt dışında yaşamak istiyor musunuz diye sorulduğunda %85'i hem de geri dönmemecesine giderim diyor.
Bize şükredin dediler.
Bize Peygamber Efendimiz karnına taş bağladı edebiyatları yaparak fakirliği bize meşru kıldırdılar.
Hergün gelen zamlara dış güçler yapıyor diyerek buna da inandırdılar.
Elektriğe zam gelir dış güçler, benzine, mazota zam gelir dış güçler, doğalgaza, LPG'ye, suya zam gelir dış güçler, tarıma, gübreye, ekmeğe zam gelir dış güçler.
Peki bu ülkede iç güçler yok mu?
Mesela 1000 liralık eve 4 bin lira kira isteyen ev sahibine ne diyeceğiz.
Mesela vekil olmuş ayda 73 bin lira maaş alan ve devletin her türlü imkanından faydalanan devletin en ucuz yemeğini yiyen ve yine de memnun olmayan vekiller varken ne yapacağız.
Mesela evine kuru ekmek götürüyorsa şükretsin diyen, günde üç öğün simit yeseler çok rahat doyarlar diyen vekiller varken ne yapacağız.
Mesela porsiyonlarınızı küçültün derken, sarayın günlük 10 milyon liralık harcamasına ne diyeceğiz.
Mesela yerli ve milli dediğimiz köprü ve otoyol geçiş ücretlerinde dolar üzerinden hesaplanmasına ne diyeceğiz.
Mesela insanlar ay sonunu getiremediği için intihar edenlere yarın mahşerde ne diyeceğiz.
Peygamber Efendimiz çoğu gece aç yatmıştır diyerek bu milletin milli, manevi ve dini duygularını sömürenler, pazarda atık sebze ve meyve toplayan insanlar varken, cami açılışında 2 milyon liralık gül suyu sokağa döken, yıllık 35 milyar lira bütçesi olan diyanet'e ne diyeceğiz.
Ekektrik, su ve doğalgaz gibi faturalarda hizmet bedeli adı altında alınan fonlar ve paylara ne diyeceğiz.
Velhasıl içimizdeki iç güçleri ne zaman konuşacağız.
Birden fazla maaş alanlara sesimiz ne zaman çıkacak.
Farkında değilsiniz ama sizin suskunluğunuz evlatlarınızın cebinden çıkan paradır gelecekleridir.
Siz farkında olmasanız da onlar sizin yaşınıza geldiğinde fark edecek ve size dua değil beddua edeceklerdir.
Victor Hugo'nun dediği gibi; "Zalimlerin çarkı cahillerin çalışmayan kafalarıyla döner."
Zamları yapan Allah'ın karşısında indirime giden devlet başkanına teşekkür ederken, inancımızın gereği Allah'a şirk koştuğunuzun ne zaman farkına varacaksınız.
Yarın ilahi mahkemede ve mahşer gününde Allah size öyle bir tokat atacak ki tövbeniz bile kabul olmayacak.
Allah size beni kendi günahlarınıza alet ederek, gençlerin gönlünden uzak ettiniz, hatalarınıza ve günahlarınıza ortak ettiniz, bana iftira attınız demeyecek mi zannediyorsunuz!
Allah herkesi affederim ama bana şirk koşanları, iftira atanları asla affetmem demiyor mu?
Siz bu dünyada cenneti yaşarken, bizede ahirette hesaplaşmak kaldı.
Vallahi yalan söylüyorlar.
Billahi yalan söylüyorlar.
Allah yarattığına zulmetmez kardeşim.
Allah senin ekonomine karışmaz. Allah senin ektiğine ve biçtiğine karışmaz.
Tam aksine ne kadar çok çalışırsan, Allah sana o kadar çok verir.
Senin ne dinine, ne de inancına bakar. Allah sadece çalışana verir.
Fakirlik bizim kaderimiz değil kardeşim.
Niçin fakirlik kaderimiz olsun.
Niçin kötü yönetimin getirdiği sonuçlar yüzünden karın tokluğunu beslenme zannedenler şükür etsin.
Bize fakirliği Peygamber efendimizin ahlakı olarak anlatan adamların hayatlarında niçin bu fakirlik yok?
Niçin peygamber efendimizin dönemine Asr-ı Saadet dedik.
Allah resulü fakirliği mi bize tavsiye etti?
En güzel arabaya onlar binsin, en güzel evlerde onlar otursun, bize de takva ve züht düşsün öyle mi?
Niçin bize düşen takva ve züht onlara düşmüyor?
Bizi şükür adı altında, din adı altında fakirliğe itiyorlar. Hani Müslüman her şeyin en iyisine layıktı.
Niye fakirlik bizim ve çocuklarımızın kaderi olsun.
Allah Müslümana zulmeder mi?
Japonya Müslüman bir devlet mi?
Allah çalışanlara mı verir? Yoksa üretmeden tüketenlere, şükredenlere ve dua edenlere mi verir?
Cemil Meriç'in dediği gibi;
"Evlat, bu ülkede sağcı-solcu, ilerici-gerici yoktur. Namuslular ve namussuzlar vardır. Siz namusluların safında olunuz. Göreceksiniz çok kalabalık olacaksınız."
Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA), Anka Haber Ajansı (ANKA) tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA), Anka Haber Ajansı (ANKA) tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(30)İbrahim şirin - Üstadım çok güzel içerik olarakta örneklemelerde yazıda akışkanlıkta lakin çok uzun yavuz sultana derdi olan neylesin diye sorana derdi olan derdini söylesin demiş dertli olduğun belli lakin biraz kısa olsa belki bunu iki mekale şekilnde yazsan inan okuyucuda sıkılmaz ve verdiğin mesaj hedefine ulaşır derim tebrikler yinde çok güzel ve akıcı bir yazı
Kocaeli Sevdalısı - Torpil bunlarda, israf bunlarda,nepotizm bunlarda,kayırmacılık bunlarda,
Ama halk gözü kör olmuş kafasına kuma gömmüş ses çıkarmıyorlar.
Belli bir kesim menfaatlerine uydğu için ses çıkarmaz,belli bir kesim makam mevki için ses çıkarmaz,belli bir kesim beklenti uğruna ses çıkarmaz
Daha ne bekliyorsunuz vatan elden gitti ahlaksızlık kayırmacılık torpil israf almış başını gidiyor görmüyormusunuz bakın etrafınıza iyi bakın.
Kuvayi milliye ruhuyla ayağa kalk ey halkım yeter artık yeter yolsuzluklara, israfa yeter diyelim.
Kararsız - Peki yarınki gazete de yazacağınız başlık şu olsun.Bu devleti İngiltere peşkeş çeken diyen zat İngiltere de para buldu.ABD ye tost yemeğe giden ne akıl aldı geldi.Eğer o malum teröristleri destekleeyen parti bu 6 li masada olursa ben bu masada olmam diyen Diyarbakıra gittiğin de burası kürdistan dediğin de sesi çıkmayana ne demeli.İHA SİHA KIZILELMA hayal bile edilemeyen bu uçakları uçuran bu insanlardan biz geldiğimizde hesap soracağız diyenler dış güçlü mihraklar değil mi başkanım. Bunlara mı oy verilsin.
Tülay - Kalemine sağlık başkanım
Karakoç - Sayın yazarım kaleminize sağlık çok güzel bir yazı olmuş.
Umarım artık akıllanıp doğruları görebilen bir toplum olma yoluna yürürüz …
Bülent Kanca - Kalemine sağlık Mehmet abi. Harika bir yazı. Harika tespitler. İnşallah anlayan çok olur
Zeynep - Kalemine sağlık başkanım. İşte bu gündüz kadar aydınlık ve ortada olan gerçekleri anlayamayan, önemsemeyen bir kitlenin desteği ile 20 yıldır ziyan edilen ülkemiz geleceğimiz.
İnspectör - Başkanım Yüreğine Kalemine sağlık Rabbim bizi doğru yoldan ayırmasın.
A.yücel Çiftçi - Doğruları söyleyenlerin kovulamadığı bir ülkede yaşamak için bir arada durmayı başarmalıyız.
Hayatın çelişkilerini tümüyle çözmek için aynı fikirleri savunmak gerekmiyor. Gerçeği eğik bükmeyen bir noktada buluşmak yeterlidir.
Yazınızın kurgusunu çok beğendim.
Kaleminize ve yüreğinize sağlık.
Adnan zanburkan - Kalemine yüreğine sağlık Mehmet başkanım,yaşamda yapılması gerekenleri çok güzel özetlemişsiniz..İnsan olmanın gerekleri,çağdaş bir toplum olmak için,çalışmak üretmek ülkenin aydınlatılması için herkes üstüne düşen görevi yapmalıdır..çaresizlik içinde çareler çoktur,yeterli inanalım..güzel günler göreceğiz inşallah
İbrahim ırmak - Değerli kardeşim kaleminle dile getirdiğin bu güzel düşünceleri inşallah bir gün anlayacak ve insanları insan gibi yaşatacak daha iyi yöneticilerin çıkması ümidiyle Allah’a emanet ol
Yılmaz Yıldırım - Üstadım bir solukta okudum,kalemin ve yüreğin var olsun.???
Ersan Doymaz - Sayın Irak Sadakatin böylesini görmedim. Celladına aşık bir topluluk.Uyuyan bir Millet. Yeryüzünde tek sadık varlık köpeklerdir aylarca aç kalıp efendisini yemezmiş. Şükrettikçe efendisine sadık kalan topluluk bu olsa gerek birde saray soytarıları çok önemli bütün iş soytarılarda. Hortumcu deyip kemikle oyalananlar Karun deyip havlayanlar vs vs. Saygılar
Ramis - "SARAY" dediğin Külliye 2014 yılında açıldı. 2018 yılında Ak partiden belediye başkanlığı adaylığını açıkladığında da aynı şeyleri mi düşünüyordun ?
Kaya grup - Sıkılmadan okuduğum güzel bir makale kalemine sağlık başarılar
İlhan - Yine doğruları konuşmuşsun sevgili Mehmet başkanım..ağzınıza sağlık..kaleminize kuvvet..
Reyhan Büyük - Agzına yüregine salık ???
Hamza Canşi - Ağzına, yüreğine ,kalemine sağlık. Duygularıma tercüman oldunuz.Siyasi görüşü,dini,dili,ırkı,yaşı cinsiyeti ne olursa olsun. Doğruları'na doğru yanlışlarına yanlış demeyen insan olamaz.... Allah razı olsun.Selam,sevgiler.
Şahin - KALEMINE VE YÜREGİNE SAGLIK ABI
Mesut Şimşek - Bir gün felek cana kıyar
Bizi kaptan kaba koyar
Eller atlas libas giyer
Şükür bize aba düştü ??
Ayhan Dursun Kocaeli - Mehmet Irak Ağabeyim,
Elinize sağlık. Cok önemli konuyu ele almış ve yazmış sınız. Tebrik ederim.
Servet Güler - Allah sevdiği kuluna şükrettirir. Sevmediği kuluna şikayet ettirir. İsyan etmek ise başka bir şey.
Fırat Türker - ??????
Osman Ocak Si̇vas - Mehmet İRAK başkanım yazılarınızı het hafta merakla bekliyorum gerçekleri kaleme döküp bizleri aydınlattığın için çok teşekkür ederim iyiki varsınız
Ömer41 - Yıllardır bizi kaldırdıkları gibi kendilerini zevk ve sefa havuzunda yüzdürdüler ama o Allah’tır …Zaman sabır şükür
Coşkun Polat - Eline sağlık büyük baskan
Nizamettin Yüzer - Kalemine sağlık sevgili kardeşim. Padişahım sen yaşa diyen giruh ne zaman uyanırsam doğruyu buluruz. Selam ve sevgiler
Ahmet - Namuslu namussuz filmini çevirenler de .
Murat Ağyar - ?
Şen Oba - Seyit onbaşı savaş bitince köyüne dönüp değirmen in başına geçmedimi yani bu ülkenin evlatları cepheden cepheye koşarken birileri servet yaptı bu servet sahipleri seninle derdi.kederi yasayı külfeti paylaşır sıra nimete gelince biraz ötede batıl der.Boyle gelmiş böyle gidiyor bize sizin gibi böyle gitmez diyecek insanlar lazım..
Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA), Anka Haber Ajansı (ANKA) tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.