Kocaeli’nin En Prestijli Gazetesi
Dolar 28,9484
Euro 31,2220
Altın 1.889,11

Filistin ve İsrail Savaşı nereye evrilir ?

Benim çocukluğum, İsrail Arap savaşın getirdiği acı ve yıkımları dinleyerek geçti.

Bu durum hiç değişmedi.

1967 yılında, Mısır İsrail savaşçılarına karşı savaşmak üzere tank ve topları ile Mısır’dan İsrail’e doğru konvoy halinde Mısır ordusu yola çıkmıştı.

Günümüzde hava gücünüz yoksa siz karada ne kadar güçlü olursanız olun sizi havadan kuş avlar gibi avlarlalar.

Nitekim İsrail’de Mısır ordu konvoyunu havadan avlayarak, âdeta Mısır ordusunu yok etti.

İslam ülkeleri çok büyük acılar yaşadı.

Filistinliler zaman zaman İsrail’e karşı cılız saldırıları gerçekleştirdiler.

Fakat bu saldırılar karşısında İsrail hep çok kanlı bir şekilde, öç alır gibi katliamlar yaptı. 

Ülkemizde, sağ sol demezden, Filistinlileri destekledi.

Hatta Deniz Gezmiş’in 7 solcu arkadaşı İsrail’le savaşırken şehit olmuşlardı.

Bu yiğit delikanlıların derdi Müslüman kardeşlerini savunmak falan değil, haksız ve mesnetsiz şekilde zulüm edilen, Mazlum Filistin halkını savunmak, mazlum halkın yanında hümanistçe, insanlık adına yer almaktı. 

Filistin İsrail kanlı çatışmalarda, Arap toplumu, Allah’ın onlara verdiği sınırsız petrol paralarını asla Filistinlilere koklatmadılar.

Filistin’in teknolojisinin veya sosyal, kültürel gelişmesine asla katkıda bulunmadılar.

Avrupa ve Amerika İsrail’e sınırsız destek verirken, Arap toplumu petrolden kazandıkları sınırsız para ve yatırımlarını Amerika ve Avrupa’ya yaptılar.

Saraylarında, İslamiyet’i de sapık Pedofili zevklerine alet ederek, cariyelerini biriktirdiler.

Hele son zamanda Arap hükümetleri ve bizim ülkemizdeki Hükümet’te İsrail’e barışma, dost olma yarışına girdiler.

Arapların bu tutumları karşısında bizim ülkemiz hükümetlerin de başka şansları kalmamıştı.

Trump’ı Suudi Arabistan’a giderek, Kralla 600 Milyarlık alışverişten sonra, Trump ve kralın karşılık sevinç çığlıkları için kılıç dansı yaptığını hatırlıyoruz. 

Bu güne kadar, önceki günkü gibi Filistin’in böyle geniş çaplı İsrail’e saldırısını görmemiştir.

Elbette Filistinlilerin çektikleri zülüm ve imhaya karşılık vermek, Filistinlilerin en doğal hakkıdır.

Ancak bu tip büyük mücadeleler bir hazırlık, bir alt yapı, teknolojik gelişmenin sağlanması veya ithal edilmesi, doğacak sonuçların ne gibi etkisi olacağın hesaplanıp planlanması gerekirdi.

Korkarım Filistinliler bu saldırının sonuç ve sonraki yıkımları hiç hesaba katmamışsalar, bunun öcünü İsrail Amerika ve Avrupa’nın teknolojik desteği ile Filistinli kardeşlerimizi perişan ederler.

Bu ancak bir intihar olur. İsrail’in Filistin’i yok etmesi için Avrupa ve Amerika’nın desteğini meşrulaştırmış olur ki, bu Filistinlilerin korkunç, acıklı sonuçlar doğurur.

Filistin’in problemi sadece İsrail değil ki. Kendi içinde, birçok bölünmüş irili ve ufaklı birbiri ile çekişen ve çekişen gurup mevcuttur. 

Filistinlilerin korkak, pısırık, olduğuna asla inanmıyorum. Kendi vatan ve milleti için gerektiği zaman şehit olmaya hazır bir toplum olduğunu biliyorum.

19. yüzyılda tanınmış Fransız eğitimcilerden olan Fransız yazar, Jules Payot:” Araplar büyük bir İmparatorluğu ele geçirseler de onu ellerinde tutamadılar.

Çünkü bir ülkenin düzenini devam ettirip onu yönetmek için gerekli olan devamlı çabaya başa çıkamadılar.

Düzeni kuramadıkları gibi okullar ve fabrikalar da kuramadılar diyor.

Elbette bu bütünü ile doğru değildir.

Fakat azcıkta olsa bu konu üzerinde düşünmeye değer diye düşünüyorum. 

Önümüzde Azerbaycan örneği mevcuttur.

Birinci Karabağ savaşında yenildiler, Karabağ’dan bir milyona yakın insan göç etmek zorunda kaldılar. Ancak Azeriler hiç boş durmadılar.

Türkiye Türklerin tavsiyesi askerlik sanatına güvenip, ikinci Karabağ savaşına ciddi hazırlık yaptılar.

Ermenilerin Karabağ’a yeniden saldırması ile Ermeni İşgalini darmadağın ettiler.

Filistinlilerin önce kendi içlerinde Azerbaycan gibi birliklerini sağlamaları gerekir.

Bölünmüş, parçalanmış bir Filistin’in, ne insanlığa, ne Müslümanlara, bir faydası olmaz. 

Filistin, kendi teknolojisini, sanayisini, medeniyetini, kurarak, kadını sadece kuluçka makinesi gibi görmeyip, kadınını da bu gelişmenin bir parçası haline getirmeleri, güçlü bir çalışma, gelişme iradesini göstermeliler.

Kendilerine örnek ve rehber olarak Mustafa Kemal Atatürk’ü rehber almalılar.

Fakat böyle bir girişimi Türkiye’deki sofi takımın engelleyeceğini de bilmek gerek.

Batının İsrail’i sınırsız şekilde destekleyecekleri herkesin bildiği ve daha çok Filistin kanını dökecekleri, daha çok çocuk ve kadın katil edecekleri bilinen bir gerçektir.

Bunu önlemek için Filistin için dua etmek yetmez.

Allah’u teala kulları arasında ayrım yaparak vermeyecektir.

Allah’ın verdiği aklı daha çok kullanarak, teknolojik karşı sistemleri üretip, İsrail saldırılarına karşı kendilerini sürekli savunabilecek bir seviyeye gelip, ondan sonra Allah’a şükür ve dua etmeliler.

Yine de Filistin deki gidişat tehlikeli şekilde Filistinlilerin aleyhinde tırmanmaktadır.

Biz yine Filistinlilere Allah yardım etsin diye dua ediyoruz.

Biz aynı zamanda Arap toplumuna Amerika ve batı topumu bankalarında cukkaladıkları Amerikan dolarlarından koklatmaları ve bu konuda idrak sahibi olmasını Allahtan dilemekten başka çıkış yok. 
Bizden söylemesi. 
    

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Vezir Ekinci - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket İsrail ile Filistin arasındaki savaşta Türkiye nasıl hareket etmeli?
Tüm anketler