29 Ekim 2023’te yani yaklaşık 4 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıl dönümünü kutlayacağız. Cumhuriyetimizi kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk, her 10 yılda bir 29 Ekimlerin daha bir coşkulu, daha bir görkemli kutlanmasını da vasiyet etmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, her fırsatta 29 Ekim 2023’ün, yani Cumhuriyet’in 100. yaş gününün önemine vurgu yapıyor. Hatta devlet şimdiden 100. yıl kutlamaları için hazırlık yapıyor.
Aslında sadece devletin değil 82 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının 100. yıl için hedeflerinin olması gerekiyor.
----
Ülke olarak ve elbette bu ülkenin vatandaşları olarak pek çok sıkıntımız sorunumuz var.
Ekonomik sorunlar var. Üstelik bir hayli ağır ve kısa sürede çözümü mümkün olmayacak kadar büyük ekonomik sıkıntılar var.
Siyasi, diplomatik sorunlar var. Tarım alanında sıkıntılar, sorunlar var.
İşsizlik var, üretememe sorunumuz var. Eğitimde, sağlıkta, sosyal güvenlik alanında giderek büyüme potansiyeli taşıyan sıkıntılarımız var.
Ancak bana göre, Cumhuriyet’in 100. kuruluş yıl dönümüne 4 kala en büyük sorunumuz yapısal sorunlar. Diğer bütün sorunların da, bu yapısal sorunlardan kaynaklandığını düşünüyorum.
-----
Cumhuriyetimizin 100. yaş gününe kadar çok büyük işler yapabiliriz.
Kendi F-35 savaş uçağımızı imal edebilir, kendi kendimize S-400 veya patroit yapabiliriz.
Kendi uydumuzu üretip, uzaya Türk astronot gönderip, Mars’a bile gidebiliriz.
Türk markalı otomobili üretip, bütün dünyayı hayran bırakabiliriz.
İstanbul Boğazına paralel Kanal İstanbul’u açıp, Çanakkale Boğazı üzerinde dünyanın en büyük asma köprüsünü de yapabiliriz.
Ancak bence Türkiye’nin Cumhuriyet’in 100. yaşına gelmeden önce yapması gereken en önemli iş, yeni bir anayasadır.
------
Türkiye kan kaybediyor.
Türkiye yetişmiş, kaliteli beyinlerini kaybediyor. Devletin önemli makamlarında bulunması gereken kaliteli kişiler yerine, partizanlığı öne çıkartan kalitesiz kişiler yetki sahibi oluyor.
Bir demokrasi için olmazsa olmaz unsur, “özgür basın” kavramıdır. Türkiye “özgür basın” kavramını unuttu.
Ülkeyi yönetenleri denetleyecek bütün mekanizmalar ortadan kalktı.
Bir tek kişiye yönelik bir yağcılık, yaranmacılık kültürü topluma egemen kılındı.
Benim derdim, son anayasa değişikliği ile getirilen “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” değil.
Parlamenter sisteme dönülmesi veya yeni sistemin sürdürülmesi düşünülebilir.
Ama daha önce denetim mekanizmalarını, bağımsız yargı, özgür basın kavramlarını geliştirecek ve tavizsiz uygulayacak bir anayasa yapmamız gerekiyor.
Seçim kanunları ve siyasi partiler yasasını değiştirecek, toplumun her bireyini 1. sınıf vatandaş olarak ülke yönetimine katacak bir anayasa gerekiyor.
Dar bölge veya daraltılmış bölge seçim sistemlerine geçip, seçilen milletvekillerinin kendilerini liderlerine değil, seçmenlerine bağlı ve sorumlu göreceği bir sisteme geçilmesi gerekiyor.
Sendikal özgürlüklerin, silahsız her türlü fikir özgürlüklerinin korunduğu, herkesin kendisini ifade edebileceği çok geniş bir özgürlük ortamını sağlamamız gerekiyor.
Savaşların, çatışmaların, operasyonların değil; her alanda uzlaşma ve kardeşlik kültürünün öne çıktığı,herkesin birbirine saygı duyduğu bir ortamı oluşturmamız gerekiyor.
Aksi halde faiz-döviz enflasyon sarmalı, işsizlik-üretimsizlik- yoksulluk girdabı giderek daha büyük boyutlara ulaşacak ve içinden çıkılmaz hale gelecektir.
-----
Gelin ulusça, 82 milyon vatandaş olarak şapkamızı önümüze koyalım.
Gerekirse tartışalım, hatta kavga edelim.
Ama Cumhuriyet’in 100. yaş gününe kadar artık bu milletin hak ettiği kısa, özgün, özgürlükçü ve gerçek demokrasiye uygun bir anayasa yapalım.
Çocuklarımızın ve torunlarımızın güzel bir Türkiye’de yaşayabilmesi için olmazsa olmaz koşulun bu olduğuna inanıyorum.
Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Kocaeli Ses Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kocaeli Ses Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kocaeli Ses Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kocaeli Ses Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.